Choose Your Color

3. SELMÂN-I FÂRİSİ (KUDDİSE SİRRUH)

Akaid - Tefsir

3. SELMÂN-I FÂRİSİ (KUDDİSE SİRRUH)

  • 2021-01-04 22:29:22
  • Yediulya

Doğumu: İran, Hicretten önce 215

Vefatı: İran-Medayin, H.35 / M. 655

Şemâili

Uzun boylu, buğday tenli, güzel yüzlü, sakalının ekserîsi siyah idi. Elbisesi izar, ridâ amâmeden ibaretti. Dostluğu külfetsizdi. Samîmi ve geçim ehli idi.

***

Künyesi “Selmân İbn İslâm” (İslâm oğlu Selmân)dır. Onun hakkında Peygamber-i Zîşân Efendimiz; “Selmânu minnâ (Selman Bizdendir)” buyurmuştur.

Yaşadığı devirlerde herkesin makbûlü idi. Ömrü uzundu. Aslı İran’lı ateşe tapan bir karye beyinin oğlu idi. Çok din değiştirdi, Hak dîni aradı. Müslüman olunca;

  • İslâm oğlu Selmân’ım, diyerek öğünür ve sevinirdi.

Hz. Ömer ondan görerek, kendine; “İslâm oğlu Ömer.” der ve öğünürdü.

Herkes Selmân’ı sever, “Selmân bizdendir.” derlerdi.

Peygamberimiz dahi;

  •  Selmân bizdendir, ehl-i beyttendir, buyururlardı.

Saf, mütevekkil ve sevimli idi. Sadâkatı, samîmiyeti, becerikliliği örnekti.

Bir gün Rasûlullah (s.a.v.), Selmân’ın omzuna ellerini koyarak:

  •  Bunlardan öyle erler vardır ki, îmân Süreyyâ yıldızında olsa, muhakkak ona yetişip bulurlar, buyurdu.

“Selmân’a doyasıya ilim verilmiştir.”, “Herkes Cennet’e âşık. Cennet de Ali, Ammar ve Selmân’a âşıktır.” hadisleri meşhurdur. Bu hal, hadislerde ilâhî hikmeti seziş ve ona uyuş duygusu neticesidir.

Geceleri Rasûlullah (s.a.v.) ile çok sohbet ederdi. Hz. Ömer (r.a.) zamanında Medâyin’de valilik yaptı ve zühdî yaşantısını devam ettirdi. Rivayete göre 200 sene kadar yaşadı.

Tek bir hırkası vardı, hem döşeği hem yorganı idi. Şehrin her işi ile uğraşır, bilmeyenler ona yük taşıtır, ücret verirler, almazdı. Vali olduğunu anladıkları zaman özür dilerler, yükü almak isterler, o dinlemez gideceği yere kadar götürürdü.

Tevâzuda, iş bilmek ve bitirmekte, geçim ehli olmakta kemâl halinde idi. Âhir zaman nebîsini araya araya bulan ve ilk defa “Nübüvvet Mührünü” öpen o idi. Hz. Peygamber (s.a.v.)’in seçkin sahâbesinden idi.

***

Sözleri:

  •  Üzerinde Rabbinin, kendinin, âilenin, komşularının hakkı vardır.
  •  Sahiplerine tam vaktinde haklarını vermelisin.
  •  Meşrû olarak ye, iç, oruç tut, namaz kıl, uyu, hayat yoldaşın ile sohbet et.
  •  Fazîlet hilmin kesretinde, ilmin menfaatindedir.
  •  Kul Hakk’a tam itâat ederse, Hakk da onun istediğini muhakkak verir, buyururlardı.

Silsilede emâneti Hazreti Ebû Bekir Sıddîk’den almıştır. “Evliyânın rehberi” diye anılır.

Paylaş: